Dwolvin

Ziyaretçi
Kayıtlı


3 Temmuz 2011 Pazar günü saat 12:30'da başlayacak olan Mineria oyun günümüze herkes davetlidir.


Adalar Krallığı'ndaki kargaşada, kendilerine güçlü bir yer edinmek isteyen İmparatorluk, Adalar içindeki ayrıma bir son vermek, hem de sınırlarını tehdit eden karanlığa ölümcül bir darbe vurmak için batıya bir sefer başlattı. Ancak bu seferin başarıya ulaşabilmesi için, ne İmparator ne de onun değerli Yeşil Aslanları tek başına yeterli olabilecektir. Yeni İmparator bu defa büyücü Pendragon'dan ve onun maceracılarından yardım istemek zorunda.

Oyun Yöneticileri;

Hüseyin Ruhi Küçük
Alper Baran Sözmen
Yakup Meriç Çakmak

Katılım durumu için;

[email protected]

tiwaly

Misafir
İletiler: 53
Waiting for a 3,5e game...
Konumu: Darkness
Kayıtlı

Dwolvin

Ziyaretçi
Kayıtlı

Dwolvin

Ziyaretçi
Kayıtlı
Tabi afişte haziran yazıyormuş. Ehm... düzeltilecek en kısa sürede.

Ruhi

İletiler: 5,970
Konumu: İzmir
Kayıtlı
Ne Haziranı? :)
A man who carries a cat by the tail learns something he can learn in no other way.

- Mark Twain

Dwolvin

Ziyaretçi
Kayıtlı
Vöhöy! Oyun günü de geçti. Ben kendi adıma eğlendim. Oyuncuları biraz sıkmış olabilirim. Kelle alamadım ona yanıyorum. Ah Banshee vah banshee.

Ruhi

İletiler: 5,970
Konumu: İzmir
Kayıtlı
Gene resim çekmedik değil mi? Heh.. İyiydi, hoştu, güzeldi. 11 oyuncu vardı, takıldık. Katılanlara teşekkürler.
A man who carries a cat by the tail learns something he can learn in no other way.

- Mark Twain

Barbar139

YK GM
İletiler: 2,166
Konumu: İzmir
Kayıtlı
Tod Tepekumaşı göğsüne yerleştirdiği İmparatorluk Nişanı ile Mahşer Kalesi'nden uzaklaşmaktadır. Kurtarılan Valehtelu isimli adamın prenses olmadığını hüzünle fark etmiş, yine de bunu onun yüzüne vurmak ve onu üzmek istemememiştir. Buçukluk, kaleden çıkmadan son anda cebine girmeyi başaran parlak taşın ne işe yaradığını henüz çözememiştir ancak daha önünde uzun bir yol vardır.

Sonuç olarak prenses henüz kurtarılamadı, yola devam...

Ben de eğlendim, hani biraz daha neyi neden yaptığımız, Valehtelu'nun kim olduğu, neden kurtarılması için bu kadar çaba harcandığı, bu kalenin tarihi, neden böyle karanlıklar mekanı olduğu, kalkanın ne işe yaradığı gibi mevzuları da keşfedebilseydik daha da tadından yenmez olurdu... Muhtemelen oyunun ilerleyişine çok büyük etkisi olacak bir sürü birşey yaptık ama, Oburiks'in de her zaman söylediği gibi "Romalıları neden dövdüğümüzü de bilmek isterdim..."
"If you're going through hell, keep going."

Dwolvin

Ziyaretçi
Kayıtlı
Benim oyunlarımda en görülmeye değer şey sanırım, Halfling'in sözlerine inanıp Banshee'yi prenses sanan rogue'un çığlıklara doğru "Prenses seni kurtarıcam!" diye bağırıp, bütün cesaretiyle çığlıklara direnip Banshee'nin dibine kadar girdikten sonra pat diye bayılmasıydı. Ehere ehere diye eğlenmiştim. Romalıları dövmek iyidir.