Tilki Temsil Heyeti'nin toplantısından sonra etrafına olabildiğince çok insan topladı ve Mavi Köşk'ün önünde sesi mümkün kıldığınca derdini halka anlattı. Kapının ardında bıraktığı endişeli sesi, yerini halka cesaret verecek gürlüğe ulaşmış nidalara bırakmıştı. Sözleri bittiği anda çevresinde toplanmış çığırtkanlar etrafa dağıldı ve sözlerini Astel'in her bir sokağına teker teker taşıdı.
''Astel tehlike altında. Gecenin yaratıkları yakında yuvalarından dışarı çıkacak ve bizi alt etmeyi deneyecekler AMA, Eas'ın ışığı ve Ishu'nun Kudreti üstümüzde olduğu sürece Astel yıkılmaz. Gerekirse çıplak ellerimiz ile koruruz topraklarımızı, gerekirse kanımızın son damlasına kadar tutarız bu yaratıkları ve bir gün zamanı geldiğinde, bu laneti, gecenin her türlü belasını, kaynağı her neyse söküp atacağız vadimizden.
Gün birlik olma vakti. Çok yakın zamanda ölülerin ordusu yanı başımızda olacak, onları uzak tutmak, savaşta üstün gelmek için hepinizin yardımına ihtiyacımız var. Astel'in kuzeyine bir duvar inşa edeceğiz, yuvamızı savunmak için duvarların arkasına çekileceğiz, İki nehrin arasındaki şehrimiz aşılamaz bir kaleye dönüştüreceğiz.
Seferberlik vakti geldi, duvarı daha güçlü kılabilmek için her türlü yardıma ihtiyacımız var. Vadinin aşılmaz duvarını inşa edebilmek için her Astelli'ye ihtiyacımız var.
Maddi destek yaratabilecek herkesi de Mavi Köşk'e davet ediyoruz.
Bu, ölüm ile ilk randevumuz değil, sonuncusu da olmayacak.''
